AİLELERİN KORKULU RÜYASI OLAN UYKU EĞİTİMİ / Uzman Klinik Psikolog Fundem Ece Kaykaç

AİLELERİN KORKULU RÜYASI OLAN UYKU EĞİTİMİ / Uzman Klinik Psikolog Fundem Ece Kaykaç

Uyku hem çocuklar için aileden uzak kaldıkları süreler demektir, hem de aileler açısından çocuğun temel ihtiyacı olduğundan korkulu rüyaları olabilmektedir. Her şeyden önce anne ve babanın çocuklarının yanında sakin, yapıcı ve pozitif olmaları gerekmektedir. Eğer uyku çocuğa bir ceza gibi yansıtılırsa bu çocuğunuzda olumsuz bir izlenim bırakacaktır. Bunun doğal bir süreç olduğu ve her ailenin zorluklar çektiğini kendinize hatırlatınız.

Uyku eğitimi verirken nelere dikkat etmeliyim?

Uyku-uyanıklık döngüsünü düzene oturtmanın zaman alacağı unutulmamalıdır. Bu düzeni sağlarken de yatak zamanını çağrıştıracak ritüeller geliştirilebilir. Örneğin; uyku öncesinde bir masal okunması, diş fırçalanması vb. gibi düzenli yapılan aktiviteler uykuya geçişi sağlamada kolaylık sağlayacaktır.

Sabırlı olmanız gereken bu önemli evrede çocuğunuza yeni bir davranış kazandırmak adına ona eğitim verdiğinizi unutmayınız. Burada yapılmaya çalışan şey; nasıl ki ayakkabısını giymeyi çocuğunuza aşama aşama ve sabırla; tekrar tekrar deneyerek öğretiyorsanız, burada da yeni bir davranış kazandırıyorsunuz.

Evde bir uyku saati düzeni oturtulması da gereklidir. Örneğin; öğle uykusu 13.00 ve akşam 21.00 gibi. Diğer aile bireylerinin de bu saatlere uyumu söz konusu olursa rahatlıkla ilerleme kaydedilecektir. Ancak; bir gün düzen oturtup bir gün başka saatte yatırılıyorsa bu çocuğun o rutinini bozan bir davranış olacaktır ve ne kadar süre uygulamış olursanız olun sürece en başından başlıyor noktasına varacaksınızdır.

Uyku saati öncesinde hareketli aktiviteler, onun sevdiği şeyler ve aklının kalacağı etkinliklerden mümkün olduğunca uzak durmaya çalışınız. Siz enerjisini atsın ve uykusu gelsin gibi düşünebilirsiniz fakat uyku bu sefer çocuğa sanki onu o eğlenceli aktivitelerden mahrum bıraktıran bir ceza gibi gelecektir ve uykuya geçmemek için direnç gösterecektir.

Yatağında uykuya dalma davranışı geliştirilmelidir. Çünkü evin başka kısımlarında uyuyakalıp sonrasında ebeveynleri tarafından odasına taşınıyorsa bu ileride sık sık uyanma sorununa neden olabilmektedir.

Tüketilen yiyecekler de uyku üzerinde çok önemli bir rol oynamaktadır. Uykuya geçmeden birkaç saat öncesinde kesinlikle yemek miktarının fazla olduğu, özellikle uykuyu bozabilecek; cips, çikolata, kola gibi gaz yapan yiyecek ve içeceklerden uzak durulmalıdır ki uykunun sürdürülmesi de rahat olsun.

Uykuya geçişi kolaylaştırıcı içecekler olarak ballı süt ve rezene çayı tüketilebilir. Ancak çocuğunuzun süt hassasiyeti olup olmadığından emin olarak ona içirmelisiniz.

Çocuğunuzun yattığı odanın ortamı da bu bünyede çok önemli bir yere sahiptir. Odada beyaz ışık olmaması –sarı & mavi gece lambası kullanılabilir-, diğer odalardan gelen ışığın odaya yansımaması, gürültü olmaması(insan sesi, televizyon sesi gibi) ve oda ısısının 24 derece civarında olması uykunun geçişini ve kalitesini arttırmaktadır.
Uyku sorunu bazı çocuklarda fobiler nedeniyle ortaya çıkıyor olabilir. Karanlık ve hırsız fobisi olan çocuklar uyumayarak ya da aileleriyle birlikte uyuyarak güvende kalmaya çabalıyor olabilirler. Bazı çocuklar ise ayrılık kaygısı yaşadığı için uykuya dalmada ya da uykuyu sürdürmede sorun yaşıyor olabilirler. Aileyle olan ilişki burada büyük önem taşımaktadır. Bu gibi durumlarda mutlaka psikolojik destek alınması gerekmektedir.

Bazı çocukların cildi hassas olması nedeniyle uykuya geçiş zor olmaktadır. Burada kullanılan yastık kılıfı, nevresim ve seçilen örtünün kumaş dokusu rahatsız etmeyecek şekilde olmalıdır.

Çocuğa güven vermesi açısından uyurken yanında bulundurduğu bir oyuncak ayı, yastık, bebek, hayvan figürü gibi şeyler uykuyu sürdürmesi açısından da yardımcı birer unsur olacaktır.

Gece uykularının bölünmesi ve tekrar kendiliğinden uykuya dalma normal bir davranıştır. Ancak aileler gece uykusu bölününce; yanına alma, ayakta sallama, sarılarak uyutma gibi davranışlar geliştirirse bu sefer ileride bu davranışı kırmak zor bir hal alacaktır. Eğer bahsedilen bir bebekse; 4 aylıktan sonra geceleri emzirmek gerekli değildir, hatta bebeğin kaliteli bir uyku almasını engelleyici bir davranış olacaktır.

Gündüz uyku saatleri için de 6 aylıktan sonra 1 kez gündüz uykusu yeterlidir. Buna da aşamalı olarak azaltarak geçilmelidir. Çünkü yaş ilerledikçe uzun saatler gündüz uykusu devam ederse bu sefer gece uykuya geçiş saati çok geç olacaktır.

Çalışan anne-babaların çocuklarındaki uyku problemlerinde ise anne-babanın gün içerisinde çocukları ile zaman geçirmeleri çok önemlidir. Çünkü sadece anne-babasına akşam kavuşan çocuk, onları bırakıp uykuya geçmeyi tercih etmeyecektir.

Unutmayın, uyku eğitiminde sistemin oturtuncaya kadar her şey ilk başta daha kötüye gidebilir. Ama çocuğunuzun yaşına ve karakterine göre uzun olmayan bir sürede sonuç alırsınız. Rutine girdiğini düşünürken zaman zaman geriye dönüşler de olabilir. Bunların sizi yıldırmasına izin vermeyin.

Uzman Klinik Psikolog Fundem Ece Kaykaç

http://facebook.com/psikolog.fundem

*instagram.com/psikolog.fundem.ece

www.marifetlikadinlar.net için Uzman Klinik Psikolog Fundem Ece Kaykaç
tarafından hazırlanmıştır. marifetlikadinlar.net KAYNAK gösterilmeden kullanılamaz.

Sosyal Medyada Paylaşın:

BİRDE BUNLARA BAKIN

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?

  • ÇOK OKUNAN
  • YENİ
  • YORUM
error: