Doğum öncesi çok yüksek olan östrojen ve progestoron hormonunun, doğum sonrası hızlıca düşmesi, prolaktin, stres hormonu ve tiroid hormonu değişiklikleri, doğum sonrası depresyon nedenleri arasında sayılabilir.

Bazı riskleri taşıyan kişilerde daha sık görüldüğü bilinmektedir. Kadının ve eşinin doğum sonrası iş kaybı, çevreden sosyalliğin yetersiz olması ( depresyon, bulantı, kaygılar ), ailede ruhsal hastalık öyküsü, evli olmama, istenmeyen gebelik, annelik rolü için hazırlıksız olma, ilk doğum olması, doğum korkuları, sosyal desteğin olmayışı, evlilikle ilgili sorunlar, gebelik ve doğum sonrasında yaşanan ölüm, ayrılık gibi problemler, zor geçen gebelik ve doğum süreci bebeğin ve annenin erken ayrı kalmaları, anne sütü ile bebeği besleyememek, bebeğin bakımında zorlanmak gibi durumlar doğum sonrası depresyonu kolaylaştırır.

Doğum sonrası depresyon sık görülmesine rağmen, çoğu kez tanı konulmamaktadır. Çoğu kadın bu konuda kendini yalnız hissetmekte, bebeğinden dolayı kendine vakit ayıramamakta veya hangi doktora başvuracağını bilmemektedir. Bazen de doğum sonrası kontrollerinde, doğum sonrası fiziksel sorunlara odaklanılıp ruhsal sorunların ciddiyeti gözden kaçabilmektedir.

Doğum sonrası depresyonun belirtileri nelerdir ?

Annenin hormon düzeyinde ki değişiklikler veya bebek bakımında kendini yetersiz hissetmesi gibi durumlar sonucu annede ağlama, mutsuzluk ve kaygı görülebilir. Bu durum daha öncede belirttiğimiz gibi, annelik hüznü olarak isimlendirilmektedir. Bu belirtiler normalde 7 – 10 gün içinde kendiliğinden düzelir. Az görülen, ancak daha ağır sorunlarla giden durum ise, doğum sonrası depresyon ve psikozdur. Doğumdan sonraki ilk 6 hafta içinde sinsice başlar ve birkaç ay içinde düzelir, fakat 1 – 2 yıla kadar da sürebilir.

Op. Dr. Zahide Küçük

www.marifetlikadinlar.net için Op. Dr. Zahide Küçük tarafından hazırlanmıştır. marifetlikadinlar.net KAYNAK gösterilmeden kullanılamaz.